Gökyüzünün en parlak olduğu gecelerde, Gece Ormanı’nda tuhaf bir ışık belirirdi. Bu ışığın kaynağını sadece Orion adındaki bilge baykuş bilirdi. 9 yaşındaki Melis, yıldızları çok severdi ve bir gün ormanda yürürken Orion’la karşılaştı.
Orion, kanatlarının altından parlayan bir Yıldız Haritası çıkardı. Bu harita, gökyüzündeki yıldızların sırrını ve kaybolmuş Düş Yıldızı’nın yerini gösteriyordu. Melis, haritayı inceleyince fark etti ki yıldızlardan biri sönmüştü. Orion, bunun dünyadaki bir çocuğun kaybolan umudu yüzünden olduğunu söyledi.
Melis, yıldızı geri getirmek için yola çıktı. Önce Sisli Tepeler’e tırmandı, orada konuşan bir rüzgârla dost oldu. Ardından Ayna Gölü’ne ulaştı ve suda kendi cesaretini gördü. Son olarak Gölgeler Mağarası’nda karanlıktan korkan küçük bir kirpiyi buldu. Onun korkusunu yenmesine yardım etti.
Kirpinin kalbi aydınlanınca, gökyüzündeki Düş Yıldızı tekrar parladı. Orion, kanatlarını açarak Melis’i sırtına aldı ve gökyüzüne yükseltti. Melis, yıldızı yerine koydu ve ışığı tüm dünyaya yayıldı.
O günden sonra Melis, Yıldızların Dostu olarak bilindi.